

PYD- HTŞ ANLAŞMASININ FİZİBİLİTESİ!
Ahmed Şara (Suriye’nin geçiş dönemi lideri) ile Mazlum Abdi (Suriye Demokratik Güçleri - SDG’nin lideri) arasında yapılan anlaşma, Suriye’deki iç savaş sonrası yeniden yapılanma sürecinde önemli bir dönüm noktası olabilir. Türkiye açısından, taraflar açısından bu maddelerin ne anlama gelebileceğini detaylıca inceleyelim.Suriye’de uzun süredir devam eden çatışmaların ardından bir tür uzlaşma ve entegrasyon çabasını yansıtıyor gibi görünüyor. Ahmed Şara, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri olarak Esad rejiminin devrilmesinden sonra Suriye’nin fiili lideri konumunda. Mazlum Abdi ise, büyük ölçüde YPG’nin omurgasını oluşturduğu SDG’nin lideri ve Kuzeydoğu Suriye’de özerk bir yapı kurmuş durumda. Bu anlaşma, SDG’nin Suriye devletine entegre edilmesi ve Kürt toplumunun haklarının tanınması gibi kritik unsurları içeriyor. Şimdi maddeleri tek tek analiz edelim ve sonuçlarını tartışalım.
1. Tüm Suriyelilerin Temsil ve Katılım Hakkı
Ne Anlama Geliyor? Suriye’de etnik ve dini kimliklerden bağımsız olarak herkesin siyasi sürece katılması ve devlet kurumlarının liyakat esaslı inşa edilmesi hedefleniyor. Bu, teoride kapsayıcı bir yönetim modeli öneriyor.
Türkiye Açısından: Türkiye, Suriye’de üniter bir yapıyı desteklerken, ayrılıkçı hareketlere (özellikle Kürtlerin özerklik taleplerine) karşı çıkıyor. Bu madde, eğer gerçekten uygulanabilirse, Kürtlerin ayrı bir özerk bölge talebini zayıflatabilir ve Türkiye’nin lehine olabilir. Ancak, pratikte bu kadar kapsayıcı bir sistemin kurulması zor; Şara’nın HTŞ kökenli İslamcı geçmişi, bu vaadin ne kadar gerçekçi olduğunu sorgulatıyor.
Kim Kazandı? Kürtler ve diğer azınlıklar teorik olarak kazançlı görünüyor, ama uygulama Şara’nın elinde olduğu için HTŞ’nin kontrolü artabilir.
2. Kürt Toplumunun Asli Bir Toplum Olarak Tanınması
Ne Anlama Geliyor? Kürtlerin Suriye’nin resmi bir parçası olarak tanınması ve anayasal haklarının güvence altına alınması, SDG’nin en büyük taleplerinden biriydi. Bu, özerklik yerine entegrasyonu işaret ediyor olabilir.
Türkiye Açısından: Türkiye, Kürtlerin özerk bir yapı kurmasını (PKK/YPG bağlantısı nedeniyle) ulusal güvenliğine tehdit olarak görüyor. Eğer bu madde, SDG’nin silah bırakıp Suriye ordusuna entegre olmasıyla sonuçlanırsa, Türkiye’nin lehine bir gelişme olur. Ancak, “anayasal haklar” ifadesi belirsiz; eğer bu, kültürel özerklik veya yerel yönetim hakları gibi unsurları içerirse, Türkiye bunu hoş karşılamayabilir.
Kim Kazandı/Kaybetti? Kürtler hak kazanmış gibi görünüyor, ama özerklik hayalinden vazgeçmeleri bir kayıp olabilir. Şara, SDG’yi kontrol altına alarak kazançlı çıkabilir.
3. Ateşkesin Sağlanması
Ne Anlama Geliyor? Suriye genelinde çatışmaların durması, istikrar için kritik bir adım.
Türkiye Açısından: Türkiye, Suriye’deki istikrarsızlığın mülteci akını ve sınır güvenliği sorunları yarattığını düşünüyor. Ateşkes, Türkiye’nin lehine olur, ama SDG’nin varlığını koruduğu bir ateşkes, Türkiye’nin YPG’ye yönelik operasyonlarını sınırlayabilir.
Kim Kazandı? Tüm taraflar kazançlı çıkabilir, ama ateşkesin uygulanabilirliği Şara’nın otoritesine ve SDG’nin tutumuna bağlı.
4. Kuzeydoğu Suriye’nin Devlet Yönetimine Entegre Edilmesi
Ne Anlama Geliyor? SDG’nin kontrol ettiği bölgelerdeki kurumlar (sınır kapıları, petrol sahaları vb.) Şam yönetimine bağlanacak. Bu, SDG’nin özerkliğinin sonu anlamına gelebilir.
Türkiye Açısından: Bu, Türkiye’nin en çok istediği şeylerden biri. YPG/SDG’nin özerk yapısının dağılması ve petrol gelirlerinin Şam’a geçmesi, Türkiye’nin “terör koridoru” endişesini azaltır. Türkiye bu maddeyi güçlü bir şekilde destekler.
Kim Kazandı/Kaybetti? Şara büyük bir kazanç elde eder; SDG ise özerkliğini kaybeder. ABD’nin bölgedeki etkisi de zayıflayabilir, çünkü SDG’yi destekleyen ana aktörlerden biriydi.
5. Mültecilerin Geri Dönüşü
Ne Anlama Geliyor? Mültecilerin güvenli bir şekilde dönmesi, Suriye’nin normalleşme sürecinin bir parçası.
Türkiye Açısından: Türkiye’de 3 milyondan fazla Suriyeli mülteci var. Geri dönüşlerin başlaması, Türkiye’nin iç politikası ve ekonomisi açısından büyük bir rahatlama sağlar. Kesinlikle Türkiye’nin lehine.
Kim Kazandı? Türkiye ve Şara kazançlı çıkar; mülteciler içinse güvenlik koşulları belirleyici olacak.
6. Esad İktidarına Karşı Mücadele ve Devlet Güvenliği
Ne Anlama Geliyor? Esad rejiminin kalıntıları ve devletin birliğini tehdit eden unsurlarla mücadele hedefleniyor. Bu, SDG’nin Şam’a bağlılığını pekiştirebilir.
Türkiye Açısından: Türkiye, Esad rejiminin devrilmesini destekledi ve Şara ile yakın ilişkiler kuruyor. Bu madde, Türkiye’nin Suriye politikasını güçlendirir.
Kim Kazandı? Şara ve Türkiye kazançlı; SDG ise bağımsızlığını kaybederek Şam’a tabi olabilir.
7. Bölünme ve Nefret Söylemine Karşı Duruş
Ne Anlama Geliyor? Suriye’nin birliğini koruma vurgusu yapılıyor; ayrılıkçı hareketler reddediliyor.
Türkiye Açısından: Türkiye’nin üniter Suriye talebiyle uyumlu. YPG’nin ayrılıkçı emellerine darbe vurabilir.
Kim Kazandı/Kaybetti? Şara kazanır; SDG’nin özerklik hayali zayıflar.
8. Yürütme Komiteleri ve Uygulama Süresi
Ne Anlama Geliyor? Anlaşmanın 2025 sonuna kadar uygulanması için komiteler kurulacak. Bu, sürecin hızlı ilerlemesini hedefliyor.
Türkiye Açısından: Hızlı bir çözüm, Türkiye’nin sınır güvenliği ve mülteci meselesini çözme isteğiyle uyumlu.
Kim Kazandı? Şara, süreci kontrol ederek otoritesini pekiştirir.
Türkiye’nin Lehine mi, Aleyhine mi?
Genel olarak Türkiye’nin lehine görünüyor. Neden mi?
YPG/SDG’nin Özerkliğinin Sonu: Kuzeydoğu Suriye’nin Şam’a entegre edilmesi, Türkiye’nin “terör koridoru” korkusunu ortadan kaldırır. YPG’nin silah bırakıp Suriye ordusuna katılması, Türkiye’nin yıllardır istediği bir sonuç.
Mülteci Geri Dönüşü: Türkiye’nin en büyük yüklerinden biri olan mülteci meselesinde rahatlama sağlar.
Üniter Suriye: Türkiye, Suriye’nin bölünmesine karşı. Bu anlaşma, üniter yapıyı koruma yönünde bir adım.
Ama dikkat:
“Anayasal haklar” ifadesi belirsiz. Eğer bu, Kürtler için özerk bir yönetim veya federasyon anlamına gelirse, Türkiye bunu kabul etmez ve aleyhine döner.
Uygulama aşamasında Şara’nın SDG’yi ne kadar kontrol edebileceği kritik. Eğer SDG silah bırakmazsa, Türkiye askeri harekât seçeneğini masada tutar.
Kim Ne Kazandı, Ne Kaybetti?
Ahmed Şara: En büyük kazanan Şara. SDG’yi entegre ederek otoritesini güçlendirdi, petrol sahalarını ve sınır kapılarını kontrol altına aldı. HTŞ’den gelen bir lider olarak meşruiyetini artırdı.
Mazlum Abdi/SDG: Hem kazandı hem kaybetti. Kürtlerin hakları tanınıyor gibi görünüyor, ama özerklik ve askeri bağımsızlık kaybedildi. SDG, Şam’a tabi bir güç haline gelebilir.
Türkiye: Genel olarak kazançlı. Sınır güvenliği, mülteci sorunu ve YPG’nin zayıflaması Türkiye’nin hedefleriyle uyumlu.
ABD: Kaybedenlerden. SDG’yi destekleyen ABD, bölgedeki etkisini kaybedebilir.
Kürtler: Hak kazandılar ama özerklik hayalinden vazgeçtiler; net sonuç uygulamaya bağlı.
Sonuç: Ne Anlama Geliyor?
Bu anlaşma, Suriye’de Esad sonrası dönemde Şara’nın liderliğinde birleşme ve istikrar çabasını gösteriyor. Türkiye için büyük bir fırsat, ama detaylar ve uygulama belirleyici olacak. Eğer Şara, SDG’yi gerçekten kontrol altına alır ve özerklik taleplerini bastırırsa, Türkiye rahat bir nefes alır. Ancak, bu tür anlaşmaların uygulanması her zaman kağıt üstünde yazıldığı gibi olmuyor. Şara’nın HTŞ kökeni, SDG’nin YPG bağlantısı ve dış aktörlerin (ABD, Rusya) tepkileri süreci karmaşıklaştırabilir.